ARMUT AŞILARIM



ARMUT AŞILARIM


        Dün hava soğuk ve yağışlı olduğu için bahçeye inemedim. Bu sabah indim; fakat çok sis vardı, neredeyse göz gözü görmüyordu. Öğleden sonra sis dağıldı ve hava açıldı. Ben de bahçeye, armut aşılarımın yanına indim.


        Bahçemde büyük bir ahlat ağacı yani yabani armut ağacı vardı. Bu ağacın meyvesi çok küçüktü ve meyvesini döküyordu; fakat ilk baharda öyle güzel çiçek açıyordu ki muhteşem bir manzara sergiliyordu. İnsanın ona bakması yeterdi; bu nedenle kesmeye, çok zaman kıyamadım.


        Bir pazar günü akrabalarımdan Hüseyin abim geldi, ağacın kesilmesi konusunda aklıma girdi. "Kes şunu, aşı yapalım, doğru dürüst meyve versin, bir haftalık çiçeği için yer kaplıyor, hiç bir

işe yaramıyor..." gibi sözlerle beni ikna etmeye çalışıyordu. Hatta o kadar ileri gitti ki bir gün armut aşı çelikleri ile geldi ve bana "Şimdi tam aşı zamanı, ağaç çiçeklenmeden aşı yapalım." dedi. Ben aşıları aldım; ama ağacı kesmeye yine kıyamadım. Aşıları buzdolabına koydum, belki fikrim değişir diye.


     İnternetten ağaç aşılarını inceledim nasıl yapılıyor, nelere dikkat etmek gerekiyor... hepsini okudum. "Acaba ben mi yapsam." dedim ve eşimle birlikte bahçeye indik. Önce hızarla ağacı yerden 1 metre yükseklik bırakarak kestik. Sonra aşı çeliklerini çok düzgün ve keskin bir bıçak yardımı ile kestim, ucunu yarım taraflı incelttim, inceltmediğim tarafın da en dış kısmını hafifçe kazıdım. Kestiğimiz ağacın kabuk kısmında çeliklerin girebileceği şekilde girinti yaptım ve o girintilere çelikleri soktum. Koli bantı ile ağacın aşı yaptığımız kısmını bantladım; hava almayacak şekile getirdim. Sonra çok güzel bir çamur yaptım. Biliyorsunuz benim asıl mesleğim seramik, yani çamurdan iyi anlarım. Yaptığım yarım yağlı çamuru ağacın kesilen kısmına ve çeliklerin ek kısımlarına yapıştırdım.
        Ve işte sonuç 6 adet çelikten 3 adedi tuttu ve filizledi ağaç kuvvetli olduğundan çelikler çok sağlam ve kuvvetli büyüdüler. Yalnız armut çeliklerinin cinslerini başta işaretlemedim 4 farklı cins armut vardı; hangisi tuttu bilmiyorum. Şansıma artık meyveye durduğunda anlayacağım.

       Sevgi ve saygılarımla.
       Fuat Gencal, Çavuşbaşı, 20. 11. 2009